“`html
Büyük Kuşatma ile 60. Yılını Kutlayan Alp Öyken: “Sanat için Öğrenmeye Devam Ediyorum”
Sanat kariyerinin 60. yılını, 35. Ankara Film Festivali’nde “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüne layık görülen Alp Öyken, “Aktörlük sanatı, bir ömre sığmayacak kadar derin bir alan. Tiyatro ve sinema için daha keşfedilecek çok şeyim var.” sözleriyle ifade etti.
Öyken, tiyatro macerasına İzmir’de yaşadığı dönemde, edebiyat öğretmeninin “Sen bir aktör olmalısın.” demesiyle adım attı. Cebeci’deki Ankara Devlet Konservatuvarı’na girmeyi başaran sanatçı, buradan mezun olduktan sonra Devlet Tiyatroları’nda görev aldı.
1986-1989 yılları arasında TRT’de yayınlanan “Susam Sokağı” dizisindeki “Tahsin Usta” karakteriyle çocukların gönlünde yer eden Öyken, aynı zamanda “Muhteşem Yüzyıl” ve “Savaşçı” gibi dizilerde de önemli roller üstlendi. Usta sanatçı, kariyerinin dönüm noktalarını ve son projelerini AA muhabirine anlattı.
Ankara Film Festivali’nde “Büyük Kuşatma” filmindeki performansıyla “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü kazanan Öyken, Sinan Kesova’nın yönettiği filmde iş adamı ve aile babası Macit karakterini canlandırdığını belirtti. Toplumda, çocuklarına yeterince zaman ayırmayan ama çevresine duyarlı olan bireylerin de bulunduğunu dile getiren sanatçı, “Geçmişe dönüp baktığımda 81 yaşında bu tarz bir rolü üstlenmenin büyük bir önemi var. Harika oyuncularla birlikte çalışmak çok keyifliydi. Filmimizin vizyona girmesini ve izleyiciler tarafından beğenilmesini umut ediyorum.” dedi.
Susam Sokağı: Aile İçin Önemli Bir Proje
Alp Öyken, aile bağlarının kendisi için önemli olduğunu ifade ederek, “Susam Sokağı’nda hangi portreyi çizdiğimi düşününce, torunumun ‘Dedeciğim, sanat hayatında topluma katkın ne oldu?’ sorusuna ‘Susam Sokağı’ diyerek yanıt veriyorum. Çünkü bu program, çocukların evlerine dost edindim.” şeklinde konuştu.
Konservatuvar Yolculuğu
İzmir’de eğitim hayatına devam eden Öyken, Aşık Veysel’in konserine katıldığı günü anarak, “Okul bahçesinde 750 öğrenciyi geçerek Aşık Veysel’in yanına ulaşmayı başarmıştım. Sanatsal bir ortamda büyümek ve bunu sürdürmek bana büyük bir kazanç sağladı.” dedi.
Öyken, Ankara Devlet Konservatuvarı’na giriş sürecinde yaşadıklarını ise şöyle anlattı: “Birçok defa sınavda yer aldım. Herkes bir defada kazandığını söylese de bu çok yanıltıcıdır. Çeşitli hocalarımız, Türk tiyatrosunun önemli isimleriydi. Sahneye bir adım atmamda büyük katkıları oldu.”
Ankara Seyircisi ve Büyük Kuşatma
Mezuniyetinin ardından, 1963 yılında Ankara’daki işler için İstanbul Arena Tiyatrosu’nda görev aldığını belirten Öyken, “Ankara seyircisi müthiş bir sabır ve ilgi gösteriyor. Bilet almak için 5 sabah erkenden sıraya girenlerin hikayelerini biliyorum.” diye ekledi.
Ailevi Fedakarlıklar
Alp Öyken, anlaşılmak istediği bir konuda ise “Oğlumun tedavisi için her türlü fedakarlığı göze aldım. Tüm varlığımızı onun sağlığına yatırdık. Bu süreçte yaptığımız her şey, onu hayata döndürdü.” dedi.
Seslendirme Dünyası
Seslendirme kariyeri hakkında görüşlerini paylaşan ünlü sanatçı, “Yabancı aktörlerin seslendirilmesinde öncü isimlerden biriyim. Charlton Heston gibi isimler üzerinde çalıştım. Dublaj sayesinde çocuklarımı okutacak imkanlar buldum.” şeklinde konuştu.
Hayatın İçinden Öğrenmeye Devam
Şu anda İzmir’in Seferihisar bölgesinde yaşamını sürdüren Öyken, “Her an her şey değişebilir. Yıllar geçtikçe sanatımda daha fazla derinlik arıyorum.” dedi. 1990’lı yıllara damgasını vuran isimlerden biri olarak, genç kuşaklara da, “Sevdiğiniz bir meslek varsa, onu yapmaktan asla vazgeçmeyin.” mesajını verdi.
“`